Uzak Allah İnancında ŞEFAAT YANILSAMASI
Şefaat konusunu doğru anlayabilmek için insanın yaratıcısıyla olan ilişkisinin mahiyeti büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle, çalışmada şefaat konusuna geçmeden önce, bireyin zihnindeki Allah tasavvuru Kur’an ayetleri çerçevesinde incelenmiştir.
Müslümanlar için, dinî bir konuda en güvenilir kaynak şüphesiz Kur’an’dır. Bu nedenle, şefaatin içeriği, gerçekleşme şartları ve kimin tasarrufunda olduğu gibi meselelerde başvurulması gereken temel referans Kur’an olmalıdır.
Bu doğrultuda, kitap boyunca şefaat konusunda yalnızca ayetlerin söylediklerine odaklanacağız. Bu yaklaşım, Kur’an’ın aşağıdaki ayetleriyle de temellendirilmektedir:
“Biz Kitap'ta hiçbir şeyi eksik bırakmadık.” (En’am 6/38)
“Sana bu kitabı; her şey için bir açıklama, doğru yolu gösteren bir rehber, bir rahmet ve müslümanlar için bir müjde olarak indirdik.” (Nahl 16/89)
“Bu, bilen bir toplum için Arapça bir Kur'an olarak, ayetleri genişçe açıklanmış bir kitaptır." (Fussilet 41/3)
Kur’an, ayetlerde yer alan bu ayrıntılı açıklamaların kimin tarafından yapıldığını da belirtir. Üstelik bu bilgi, başka bir kaynağa değil, doğrudan Kur’an’ın kendisine dayanmaktadır:
“Sonra onu açıklamak da bize aittir.” (Kıyame 75/19)
“Allah, size (hükümlerini) açıklamak, size, sizden öncekilerin yollarını göstermek ve tövbelerinizi kabul etmek istiyor. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Nisa 4/26)
“Düşünesiniz diye Allah size ayetlerini böyle açıklamaktadır.” (Bakara 2/242)
Görüldüğü üzere, Kur’an’ı açıklayan ve detaylandıran Allah’tır. O hâlde, “Kur’an, şefaat hakkında bize ne söylüyor?” sorusunun cevabını yalnızca Kur’an’dan aramak, bu çalışmanın temel kaynağı konusundaki çekinceleri de bertaraf edecektir.