Set Kitaplar

%25
427,50 TL
570,00 TL
Kategori
Yazar
Stok Kodu
BJNRZ156
İsviçre’de Türkiyeli Göçmenler
"Hüseyin Can, bu kitabıyla, yitip gitmiş ilk göçmen işçi kuşağı yaşatıyor, ölümsüzleştiriyor çünkü onların sorulmamış hesabını gündemde tutuyor, belleklere, vicdanlara kazıyor, işçi sınıfına, giderek, büyük insanlığın saşmaz adaletine havale ediyor. O hesap, yeryüzünden sömürü, baskı, aşağılama kalkınca kesilmiş olacak ancak. O 'lanetliler' o zaman 'güneşin sofrası'nda yeryüzüne misafir olacaklar, gerçekten ölümsüzleşecekler..." Haluk Gerger Hüseyin Can bu kitabında, İsviçre'de yaşayan ve çeşitli alanlarda çalışan 71 Türkiyeli kişi, kurum ve kuruluş temsilcileri ile konuşmuş, uzmanların bilgisine başvurarak, ülkemizden İsviçre'ye doğru olan göçü, göçmenleri ve mültecileri kapsamlı bir şekilde araştırmıştır. Çalışma aynı zamanda; İsviçre'de yaşayan Türkiyeli göçmenlerin, ruhî şekillenişini, toplumdaki yerini, yaşam biçimlerini ve mevcut sorunlarını, sayısını, politika ve ticaretteki performanslarını, istatistik verilerle sunmaktadır.
Böylesi profesyonel bir çalışmanın, İsviçre'de yaşayan Türkiyeliler arasında bir ilk olması ve tek kaynak teşkil etmesinden dolayı, bu kitap referans veriler içermektedir.
Yazarın bu çalışmasını anlamlı kılan, hem gurbetçilerimizi ayrıntılı araştırması ve konuşturması hem de milliyetini, cinsiyetini, dinîni, dilini, siyasal görüşünü gözetmeksizin, çok çeşitli alanlardaki göçmen ve mültecilerin ortak konularla ilgili görüşlerine başvurmasıdır. Görüşlerine başvurulan kişilerin, kitaba önsöz yazan araştırmacı yazar Haluk Gerger dışında tümü Türkiyeli göçmenler ve mültecilerden oluşmaktadır.
 
Meri Keklik Öyküleri
Gelelim yeni öykülerine, tamamını kısa zamanda okudum. Okurken olayın betimlendiği yerlere götürdü beni. Düşündüm, bunların bir kısmını da bizim Hüseyin yaşamış mı diye. Elbette ki yazarlar cümle aralarına kendilerini de ekleyiverirler, biliriz bunları. Hüseyin hep ötekilerden olmuş, benim gibi, onlar gibi. Fakat bir özelliğini gördüm; ötekilerin yanında dimdik ayakta ve bizlerden biri oluvermiş. Musa Kaplan Dersîm'den aktarılan iki öyküden birinin başkahramanı sayılan Pir Hıdır'ın, dünyaya nam salmış Kızılderili kabile reislerinkinden aşağı kalmayan; yurduna, toprağına ormanına sevdalı bir inanç önderi olması; askerlerin ateş verip canlı cansız ne varsa imhaya yönelik operasyonu sırasında yaralı anaç ayı ile tilki yavrusunun imdadına, "havarf'na koşması, öyküye mesel ve menkıbeden öte insani bir derinlik, bir anlam katmaktadır. Kanımca, öykü bu bakış açısıyla evrensel ölçekteki sinema diline çevrilebilirse, dikkatlerden kaçmayacak kadar ender bir film olabilir. Faik Bulut Hüseyin Can; doğduğu ve gençlik yıllarının geçtiği toprakların kültürüne ve yaşamına kayıtsız kalmayan bir yazarın duyarlılığıyla işlediği öykü ve şiirlerinde, Türkiye'nin yakın tarihine ve bölge insanının iç dünyasına dair ışıltılı metinler yaratıyor.
 
Bu Aşk Bitmez
Bağır Dağı'nın eteklerinden eriyen karların bir kısmı, köyün alt tarafından nane kokulu Küllü Deresi ile birleşerek taşarcasına çağıldayarak akıyordu. Derenin çığıltısı, buram buram yayılan ıtır kokusu, dağların ipiltisiyle bütünleşerek müthiş huzur veriyordu insanlara. 
Bu baş döndürücü ihtişamdaki doğa güzelliği bi nebze olsun insanlara dertlerini, tasalarını, yoksulluklarını ve umutsuzluklarını unutturuyordu. Bundan ötürü buralarda doğaya büyük minnet duyulurdu. Doğanın Şölensi nimetini minnetle izlerdi Sakine... Bu kitap; Dersim’i, Dersim'in insanını, coğrafyanın kaderini, doğanın muhteşem ritmini metropole taşıyan tutkulu bir aşkın ve inatçı bir mücadelenin romanı.
 
Aşkımı Irmaklara Anlattım
Dersim'de kırk gözeden fışkıran sütbeyaz kutsal Munzur Suyu gibi...Yüreğinin ta derinliklerinden kopup gelen duygu selini dizelerine aktaran bir şairdir Hüseyin Can.Yapmacıksız, sade ve samimi bir üslupla yazmış şiirlerini.Bir yaşamın değişik evrelerinde hep bir özlem var bu şiirlerde.Ülkesinden koparılmışlığın en büyük özlemidir bu. Alpler'e bakarken Dersim'e özlemini döker dizelerine.Munzur hep vardır, capcanlı akıyor sanki şiirlerinde
 
Kardeş Halkların Nazlı Çocukları
Türk, Kürt, Ermeni, Çingene vs. hepimiz bu toprakların çocuklarıyız... Arda ile Aram’ın büyük dostluğu, Elif ananın, inandığı şeyler uğruna gözünü budaktan sakınmaması, Sarımsakçaldı’nın inanılmaz bağnazlığı, bir Çingene’nin aşkı için herşeyi göze alması, farklı etnik kökenlerde iki ailenin kaynaşmaları ve Doğu insanının saflığı, temizliği, misafirperverliği... Hüseyin Can tarafından kaleme alınan öykülerde; yurt topraklarından sıcak, inançlı, direnen insanların hikayelerini okuyacaksınız...
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Bu ürünün fiyat bilgisi, resim, ürün açıklamalarında ve diğer konularda yetersiz gördüğünüz noktaları öneri formunu kullanarak tarafımıza iletebilirsiniz.
Görüş ve önerileriniz için teşekkür ederiz.
Set Kitaplar BJNRZ156
Set Kitaplar

Tavsiye Et

*
*
*
IdeaSoft® | E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.