KURAN'I ANLAMA METODOLOJİSİ
Değerli okuyucu için belki de en sürprizli ve ilginç olan bölüm, Kuran’ı anlama metodolojisi sayesinde geleneksel anlamlarından farklı olduklarını iddia ettiğimiz bazı kavramların ve bu kavramların geçtiği Kuran ayetleri ve kıssalardaki ön kabullerin yanlış olduğunun açıklandığı son bölümdür. Bu son bölümde metodolojiyle ulaşılan anlamalarla, geleneksel anlamlandırmalar arasında oluşan farklılıklar -tamamen Kuran merkezli olarak- mukayese edilecektir. Geleneğin; bu kültürün içine doğmuş ve onun ön kabulleriyle büyümüş bizlere söyledikleriyle, Kuran’ı anlama metodolojisiyle varılan sonuçların ne kadar farklı oldukları gösterilecektir. Okuyucuyu bu noktada uyarmak zorundayız. Metodolojiyle ulaşılan anlamalar, daha önceki kabullerimizin (apriori) o kadar uzağındadır ki, bu çoğu zaman şaşırtıcı, hatta ilk anda kabul edilemez olarak değerlendirilebilir.
Bu konuda okuyucudan tek beklentimiz, Kuran’ın en önemli emri olan akıllarını kullanarak ve duygusal aidiyet olarak tanımlayabileceğimiz (Kuran’ın deyimiyle Atalar dini) kabulleri sorgulama cesaretini göstermeleridir.
Tüm insanlar gibi, yaratılmış olmanın acizliğiyle yaptığım yanlışlardan, Sonsuz merhamet sahibi olan Allah’a sığınıyorum. Muhammed Resul ile gönderdiği bu saf ve temiz mesajı anlamaya çalışma cesaretimi (belki cüretimi), samimiyetimi bildiğini bildiğim Yüce Allah’a arz ediyorum.